1 Son Okuduklarım...

Okul dışında yapacak pek birşeyimin olmayışından dolayı kendime güzel bir uğraş bulduğumu düşünüyorum...Allah bozmasın bu aralar tam bir kitapkurdu oldum desem yalan olmaz heralde :)

Son okuduğum kitaplardan kısaca bahsedecek olursam :


Necip Fazıl Kısakürek - Aynadaki Yalan

İlk önce üstadın hayatını okur, sonrasında kitabı okursanız romandaki baş karakterin, yani Naci 'nin üstadla baya örtüştüğünü görebilirsiniz...Üstadın roman türündeki ilk kitabıdır, bir günde okunabilecek bi' roman gibi görünsede, ne kadar çırpınsanız da nafiledir okuyamazsınız, sindirilerek okunması gereken bir romandır bana göre...kitabın edebi yönü hayli ağır basar.
Konu olarak Naci'nin Allah'a ulaşma çabasını bu sırada romanın diğer kadın karakterlerinden (Belma, Mine, Hatçe) çektiklerini anlatır...

Sonunda Naci hayatındaki bütün kadınları hayatından bi' şekilde def ettikten sonra Allah'a ulaşmış olur :)

Reşat Nuri Güntekin - Acımak

Romanın baş karakteri Zehra öğretmendir.İdealist, titiz, dediğim dedik, astığım astık, işini harfiyen düzgün yapan bir anadolu öğretmenidir.Lakin bazı kötü huylarıda bulunmaktadır...Küçük yaşta yaşadığı olumsuzluklar yüzünden tamamen acımasız, taviz vermeyen birine dönmüştür ki okuldaki mini minnacık yavruların bile ilk yanlışların kalemini kıran bir öğretmendir kendileri...

Gel gelelim ömrü boyunca nefret ettiği alkolik babasının ölüm döşeğinde olduğu haberiyle dünyası değişivirerir.

Gerisini daha fazla anlatırsam kitabın büyüsü bozulur, bi' yerlerden edinin okuyun zaten okuyucuyu hiç yormayacak türden bi' kitap.

Dostoyevski - Ölü Bir Evden Hatıralar

Bu kitap beni gerçekten büyüledi diyebilirim.Dostoyevski 'nin okuduğum ilk kitabı ve şimdiden bütün romanlarını okumak için fırsat kolluyorum...

Dostoyevski bu romanında kendi cezaevi yaşamını başka bir kahramana(Aleksandr Petrovic) yükler ve romana kendi gözlem & anılarına, kaleminin büyüsünü katarak yeni bir hayat verir.Demir parmaklıklar arkasındaki her türden insanı bu romanda görebilir, yaşamlarını, ruh hallerini, düşüncelerini en ince detayına kadar anlayabilirsiniz.

Romanda cezaevine bir soylu olarak giren karakter, cezaevi için şunları söyler:

"...bir insanı cezalandırmak istiyorsanız, ruhuna işkence etmek istiyorsanız onu işe yaramayan işler yapmaya zorlayın."